13 Şubat 2010 Cumartesi

Soul Eater



Soyle bir baktim da ben resmen blogu sallamisim. Ne zamandir ne bir anime tanitimi ne bir dizi tanitimi. Arsivimi actim dedim ne tanitsaaam ne tanitsaaam. Eski bir dost bana oradan goz kirpti. “Soul Eater” Nasil unuturum seni Soul Eater.. Ne kadar severek izlemistim halbuki. Ama sanirim sanina yarasmayan bir son nedeniyle ilgimi biraz kaybettim. Ama yine de izlerken bana Bleach’in heyecanli zamanlari, Naruto’nun gaz bolumleri kadar zevk verdi ve daha once hic bir animede hissetmedigim bir gerginlik (bazi psikopat bolumlerinde)

Tanitimini anime.gen.tr’ den alsam sanirim kiyamet kopmaz :)

Shinigami (Ölüm Tanrısı) silah teknisyenleri yetiştiren bir okulda geçen hikâye, eşlerinden biri silah teknisyeni diğeri de Shinigami’den oluşan 3 farklı grubun aksiyon ve komedi dolu maceralarını anlatıyor. 99 Kishin ruhu ve 1 cadının ruhunu toplayabilen teknisyenin silahı “Death Scythe”ye dönüşerek çok güçlü bir silah haline gelecektir ancak bu ruhları toplamak sanıldığı kadar kolay değildir. Bu sırada karşılarına çıkan düşmanlar da işlerini kesinlikle kolaylaştırmayacaktır.

Simdi bu tanitim biraz garip gelebilir tabii aciklamaya calisayim. Hayatimda gordugum en seker ,yeri geldiginde en korkutucu ama tartismasiz en komik konusan karakter olan Shinigami-sama’nin kurdugu bir akademide ogrenciler cifter gruplar halinde kotu ruhlari yokeder. Bu ciftlerden biri aksiyon sirasinda silaha donusur ve digeri onu kullanir ama tabii ki aralarinda da ozel bir bag vardir. Bir kisinin silahini baskasi kullanamaz mesela... Neyse bu gruplarin amaci 99 tane kotu ruh yakalamak. (silah olanlar bu ruhlari yiyor) Ve bu 99 tane kotu ruha bir tane de cadinin kini eklediklerinde “Death Scythe” oluyorlar.

Anime bu akademideki 3 gruba odaklaniyor. Birinci grup Maka Albarn ve Soul Eater’dan olusan grup. Shinigami-sama’nin silahi olan kadinlara duskun ve yer yer yalanci olan bir baba ve onun tam tersine inanilmaz basarili bir silah teknisyeni olan annenin kizi olan Maka, benim aslinda en sevmedigim karakterdi animede. Yine de basrol diyebiliriz galiba. Her seye atlayan cok bilmis bi karakter...Soul eater cok sirindir mesela. Cool bi havaya sahiptir. Muzisyen bir aileden gelir, motorsiklet kullanir ama ruhunun bir kismi da karanliktir. (animeyi izleyin spoiler vermeyeyim)


Ikinci grup benim bayildigim Black Star ve Tsubaki’den olusuyor. Black star silah teknisyeni Tsubaki ise silah. Black Star bana hep Naruto’yu hatirlatmistir. Onun gibi heyecanli, neseli, gaz. Kendinden ore-sama (muhtesem ben) diye bahseder mesela. Korkusuz.. Gunun birinde Tanri’yi asacagini iddaa eder. Bosa da konusmaz hani. Oldukca gucludur. Tsubaki de bir o kdar sessiz sakin. Melek gibi bir sey. O da cok basarili ama bir suru silah haline gelebiliyor. Ve guclu silahlar bunlar.

Ucuncu grupta da en az Black star kadar sevdigim Death The Kid var. Bu karakteri ozene bezene tasarlamislar. Kendisi Shinigami-sama’nin oglu. Yani gelecek nesil Shinigami-sama o olacak. Tabii ki cok guclu. Surekli takim elbiseyle dolasir. Bir tek onda cift silah var. Ve silahlarini ters tutarak serce parmagiyla ates eder. (Resim koydum asagida) amma velakin cok kotu bir huyu var. Simetri hastasi..Ileri duzeyde. Zaten cift silah tasimasinin nedeni de o :D Ve trajikomik bir sekilde saclarindaki beyaz lekeler asitmetrik.. Death The kid’in silahlari iki kiz kardes. Biri Patty, saf ve sirin bisey.. ablasi da Liz Thompson.Daha akilli bi kiz. Bu ikisinin Death The kid’i depresif zamanlarinda avutmalarini izlemeniz lazim..


Diger karakterler de tanitima layik karakterler ama uzatmayayim. Ama animedeki garip , sevdigim bir kac seyden bahsetmek istiyorum. Ilki cizimleri tabii ki... Cizim tarzi hic bir animeye benzemiyor. Boyle Tim burton filmlerinden cikmis gibiler. Mesela Pis bi katil gibi gulen bir gunes var..Bu gunes sabahlari neseli, aksamuzeri uyuklamaya basliyor ve aksam agzindan kanlar damlayan bir ay cikiyor. Ama buna ragmen sevimli olmayi basariyor anime. Zaten iki versiyonu var. Biri daha kansiz digeri Midnight version, oldukca psikopat ve kanli :)


Bir diger nokta isimler.. Mesela Franken Stein diye bir profesor var. Frankenstein gibi her yani sargili. İnek bir ogrenci var akademi de adi Ox Ford..Inanilmaz yaratici. Bunun gibi aklima gelmeyen bir suru ornek mevcut. Tabii izleyeli oldu bayaa...ama ama amaaaa unutamayacagim bir sey var kiiii.. O daaa Excalibuuuur. Excalibur efsaneye gore en guclu silahlardan biri gercekten guclu de ama elde edilemiyor. Normal yasamdaki efsane de biliyorsunuz tasa sapli bir kilic var. Soul Eater da bu elde edilememesinin nedenini Excalibur’un inanilmaz dayanilmaz sacma bir karaktere sahip olmasindan dolayi oldugu soyleniyor. Ve gercekten O ne oldugu anlasilamayan Excalibur karakteri benim omrumde gordugum en sinir bozucu sey.. video bulursam eklerim..

(Excalibur sen nesin!!)

Neyse efenim, Bleach Naruto tarzi komedi aksiyon turu animeleri seviyor musunuz? Surekli ayni cizimlerden biktim yeni bir soluk ariyorum diyor musunuz? O zaman anime doktorunuz olarak size gunde bir doz Soul Eater yaziyorum. Ise yaramazsa gelin bir daha konusalim.

(Komik sahneler de gayet bol, super seri cidden)

(Bir bakin isterseniz , fikriniz olsun)

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Link exchange is nothing else but it is only placing the other
person's weblog link on your page at suitable place and other person will also do same for you.
my site > natural acne cure